Ana içeriğe atla

Gölgede açan çiçekler # 26 #



ŞÖFÖR
Anneannemin gidişi beni o kadar yaraladı ki  onu ne kadar çok sevdiğimi anlamam için ölmesi mi gerekiyormuş diye düşündüğüm  zamanlar oldu, Annemi kaybettiğimde bile bu kadar yoğun duygular hissetmedim.
Belki de  anneannemin yıllarca yaşadığı evde, şu an ben yaşadığım için bu kadar hassas olabilirim.Nereye baksam  ondan bir şeyler görüyorum...

 Yıllarca bahçede kömürlükte piknik tüpüyle yaptığı yemekler , iki odalı evde beş çocuk.   Dayımların ,ve annemin çocukluk halleri küçücük evde  kavgaları , sonra anneannemin ,susun yoksa  babanızı uyandırıyorum hemen,  deyince korkudan uyuyan çocuklar,  zaman zaman  gözümün önünden geçip gidiyorlar...

 Anneannemin ölümünden sonra ,  akrabalık ilişkilerim yön değiştirdi,bir süre teyzemlerle  çok fazla  yakınlaştık, işe başlamam  bütün yakınlıklara mesafe koydu, zaten tam da istediğim şey...
 ben yalnızlığı severim...

İşe başladım ama  bir aydır ücretsiz izinde olmamız ,artık dayımların yanından evimize gelmiş olmamız bizim için çok kötü bir durum ,bende  Aysel yengem gibi anneannemi   yaza kadar ölmesin diye arada dürtsemiydim ne   diye düşünüp tövbeler ediyorum...

 Minel ''anne yarın   için harçlık'' dediğinde bizde yine alışıldık durum  önce cüzdanı yokluyorum  sanki  paranın olmadığını bilmiyormuş gibi,oysa bal gibi biliyorum yine  yok .

Ben ne zaman  şu parayı dert etmeden rahat bir gün geçireceğim...

Bir arkadaş mesaj attı  maaşlar yatmış, içim rahatladı, sabah  çarşıya gider çekerim. Evin bütün odalarının makina altlarını,  çekyat altlarını  didik didik ettim , bir lirayı ancak denkledim ama  yol parası iki lira...

 Minel beni   o halde görünce gülmeye başladı  ''dedektör vereyim    onunla ara''  
''git şebek sabah nasıl gideceğim ben çarşıya'' 
''amann anne dert etme benim   kartımda var ben basarım otobüste senin içinde''
 Oh iyi içim rahatladı sabahın yedisinde Minelle birlikte  çarşıya gitmek için minibüse bindik ,ben en arkaya oturdum, Minel  önce kedi için bastı kartı,  sonra benim için dıtt aman Yarabbim o da  ne Kentkartında nakit bitmiş...

Yanıma oturdu  '' sorry  anniş''
pişmiş pişmiş gülüyor beni bir panik aldı  ne yapacağım ben 
 ''of anne  aradan kaçarsın işte nereden bilecek..'' en arkada oturuyorum fakat  hava soğuk  şöför ara duraklarda  sadece ön kapıyı açtı,ya tam inerken  koluma yapışırsa parayı vermedi bu kadın diye bağırırsa ben ne yaparım eyvaah!
aslında  param varken  unutup  ücreti vermeden indiğim olmuştu ama bu başka  cebimde yok!

Çarşıya geldiğimizde  şöför, arka kapıyı da açtı, hemen sıvıştım  kalbim küt küt atıyor tam duraktan bir iki adım ilerledik ki Minel arkasına dönüp  bir an panikle  bana döndü ''anne şöför  parayı ver diye bağırarak arkandan geliyor ''  yapacak bir şey yok  ben  koşabildiğim kadar koşacağım, tam  hızımı alıp koşmaya başlayacağım, Minel  kahkahayı basıp  bir eliyle kolumu tutuyor   omuzuma yaslanıp kahkahalar atıyor

 ''ah benim safoş annem  adam  her  ücreti vermeyeni  minibüsü bırakıp kovalamaya kalksa...''
'' Eh minel öldürdün beni korkudan'' tabi o işin dalgasında   aynı olaylara ikimizin bakış açıları farklı bu gayet  normal. Bankamatikten paramı çekip  Minele harçlık verdim ''ah anne  keşke  minibüsün plakasını alsaydın''  ''aldım'' Minel tekrar  kahkahalarla ''off  anneee sana plaket yaptıracağım yılın sazanı...''

Hayatımız  elm sokağı kabusularından çıkıp   susam sokağına  benzemeye başladı...

Hayat siz onu ne kadar boş verirseniz o sizi kendine bağlamak için o kadar fazla mücadele verir...
Bir gün kitap olacak:)

  


Yorumlar

  1. Bende çocukluğuma dönmek istiyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) Dur ben bir koşu, zaman makinası icat edeyim:))

      Sil
  2. Kugum kucakliyorum kocaman..hikayeye daldik cikamiyoruz..yuregine saglik, kalemine saglik:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de kucakladım ,uzak diyar daki dostum:)

      Sil
  3. GÖZÜMÜZ YOLLARDA KALDI
    HADİİ BAKALIM HAYIRLISI
    İYİDEN İYİYE MERAK EDİYORUM BU HİKAYENİN SONUNU
    HAYIRLI AKŞAMLAR

    YanıtlaSil
  4. tutunma sebebi minel
    iyiki varsin
    sanslisin melek hemde cok ama gün gelecek minelde gidecek
    bu hikayenin sonunda bir prens gelmeli melege beyaz ati ile sefkat yüklü yüregiyle

    özledim asil kadinim asil yazar,im

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beyaz at mı?
      dur bak ben yazarım bunu dert etme sen :)))
      Özledim canım dostum...

      Sil
  5. ..vayy bak sen şu yaramaz minel'e büyüdü de annesine şakalarda yapmaya başladı zaten kadının derdi başından aşkın bi de bu afacan çıktı :) harikasın canım hayırlı geceler .. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :))
      Bu hikaye sadece Meleğin hikayesi değil biliyorsun En büyük kahramanlardan biri de Minel.
      hayırlı geceler canım.

      Sil
  6. Bir başladım bir türlü bırakamıyorum ben bu hikayeyi. Bir sonrakinde ne olacak diye düşünmeye bile başladım :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Pire kız
      çok sevindim:)) bilmiyorum:)) bil bakalım ne olacak:))

      Sil
  7. "...Ben ne zaman şu parayı dert etmeden rahat bir gün geçireceğim..." diye bir cümleniz yaşamın kısa özetini veriyor gibi. Kapitalist düzende para yaptırım ve yaşam aracı ne yazık ki. Hikaye akıcı devam ediyor... Yazınızın son cümlede yazdığınız gibi "bir gün kitap olması " dileğiyle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Umarım ,Hayal kurmak güzeldir Hocam
      saygılarımla.

      Sil
  8. Çok beğendim, zevkle okudum, ellerine sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim
      Aslında yazdıkça sıkıyormuyum diye merak ettiğimde oluyor.

      Sil
  9. son cümle çok hoşuma gitti.yüreğine sağlık canım.sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim canım, aslında bende onu çok seviyorum ve çok gerçekçi gelir bana...
      sevgiler.

      Sil
  10. Günaydın kuğum:) Minel ne tatlı öyle yerim onu ben:))
    Hep susam sokağı modunda kalsın hayatları:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Günaydın bezelyem
      :))) evet hep susam sokağı olsun değilmi:)))

      Sil
  11. İyi Minel'i var diyorum okudukça :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Herkesin tutunacak bir dalı oluyor işte canım.
      Kiminin anne si kiminin babası,kimininde kızı...

      Sil
  12. HIMM SANIRIM BENDE HİKAYEYE KAPTIRMAYA BAŞLADIM, ÇOK GÜZEL YAZIYORSUNUZ KALEMİNİZE SAĞLIK!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler,
      Hemen hemen bir aydır bu hikayeyi yazıyorum ,rüyalarımda bile Melek'le yatıp Minel'le kalkıyorum:))

      Sil
  13. Hayatın özeti işte...Hüzün dolu yıllar. An geliyor kimine göre bir liranın taşıdığı değer, bir diğerinin bin lirasına eş olabiliyor..Siyahkuğum herkesin bir hikayesi var bu hayatta..Hiçbiri diğerine benzemeyen..Emeğine sağlık canım.. Sevgiyle kal..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah evet herkesin bir hiakyesi vardır, kiminle konuşsam onun hayatı roman...
      Okuyan yüreğine sağlık canım.
      sevgilerimle.

      Sil
  14. Bizde unutmuştuk bi kere para vermeyi. İnsan hem utanıyor hemde unuttuğuna gülüyor. :)
    Bir süpriz olmazsa, bana göre, hikaye güzel bitecek gibi. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Komik aslında:))
      İnsan bazen tuhaf olaylarla karşılaşabiliyor:))

      Sil
  15. Seviyorum bu gülsem mi ağlasam mı durumlarını :) Keyifle okuyorum canım... kalemine kuvvet :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yazarken bende bazen gülmekle ağlamak arasında takılıyorum,
      her şeyden önemlisi yazarken keyif alıyorum.
      sağol canım.

      Sil
  16. ziyaretine geldim,okudum,optum,kactim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol canım ,hoşgelmişsin, gülegüle:))

      Sil
  17. Meleğin yaşamında iyi ki Minel var.
    Minel yaşadığı olaylara rağmen güçlü bir karaktere sahip.Yoksa ki sorunlu bir çocuk olurdu.
    Yaşadıklarını şakayla karıştırıp annesine de moral oluyor.
    Anne kız madden zor durumdalar ama manen çok güçlüler.
    Kalemine yüreğine sağlık canım.
    Bence bu hikayenin sonu Erhan kabusu veya başka kabuslar çıkmazsa inşallah güzel bitecek:)
    Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Minel ve Melek iyi bir ikili:))
      Evet canım umarım iyi biter
      sevgilerimle kocaman öptüm.

      Sil
  18. Sevgili Kuğum, yıllar önce bir akşam üstü minibüse bindim tam hareket etti eşim başka bir araçtan indi. birbirimizi gördük el sallaşmalar falan derken gideceğim yere kadar bir şey düşünüyordum onu kurguladım kafamda sonra baktım ineceğim yer indim..

    10 tam on sene sonra o minübüse para vermediğim unuttuğum geldi aklıma. Şoför beyde hiç hatırlatmadı çünkü zaten topu topu 3 kişi vardı dolmuşta kadının parası yok herhalde diye düşünmüştür...
    Meleği okurken bu anım aklıma geldi ve güldüm. İlerde çok parası olacak melek ile minel'in (bu arada Minel ismi çok güzel Yasin-i Şerifte geçiyor) ve onlar para veremiyenin yerine verecekler zannederim. Sevgilerimi bırakıyorum. ss çok..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım Hikayemde ki kahramanların ismini çok dikkatli seçiyorum, Minel ;inci tanesi demek...
      sevgilerimle kocaman öptüm yağmur yüreklim.

      Sil
  19. Bu hikaye kesinlikle kitap olmalı..

    YanıtlaSil
  20. bak yine beni bir yerlere götürdün güzel anne...
    hepimizden bir parça var ve aldığımız parçalar belki çok benziyor belki alakasız ama ortka bir nokta varki; bir şeyler yaşamışız zor olan güç olan ne varsa UNUTULMUYOR..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaşananlar hiç bir zaman unutulmaz canım masal perim,
      hemde hiç unutulmaz.

      Sil
  21. Zaman herşeyin ilacıdır gerçekten.Hayat herşeye rağmen devam ediyor.Ama zorluklarla ama iz bırakarak..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hem de ne izler neşter yarası gibi izleri var artık Meleğin.

      Sil
  22. Hayat siz onu ne kadar boş verirseniz o sizi kendine bağlamak için o kadar fazla mücadele verir...

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zona ve Ben...

 Küstüm!  Bu kuğu nerelerde diye  Hiç merak ta etmiyorsunuz?  Ölsem yedim çıkmış olacak.  Bir tek Benbir sormuş Allah razı olsun.    H asta oldum   o kadar  çok yemek Bloğu yapan arkadaşım var ancak bir tas çorba yapanım yok! Al kuğu bu çorbayı içte iyileş diyenim yok! Üç haftadır zona ile mücadele ediyorum daha önce bu hastalığa yakalanan blogcu arkadaşım A hesteydi-beste ile    hasta olduğu dönemlerde  konuşmuştuk hasta olduğu dönemlerde... ''Çok ağrılarım var acı çekiyorum'' demişti ve bende ona ''seni anlıyorum'' demiştim aynı acıyı yaşamadan anlayamıyormuş insan. yatağa hapseden ailevi ilişkilerden çevreden ve işten koparan bir hastalıkmış.  Son zamanlarda  istediğim bir kaç gün tatildi. Çok yorgundum yorgunluk stres sayesinde bir anlık boşluğumdan beni yakalayan bu hastalık.  Üç hafta  önce, sadece bir dakikada çıktı ve ilk olarak minnacık bir kaç sivilce gibi boynuma yerleşti sıcaktan olduğunu düşünüp ağrılara kulak asmadım.

Şşş! Kızlar bağırmaz

 Şşşş Kızlar bağırmaz  Eğer anne ve ya anne adayı  iseniz mutlaka izlemeniz gereken bir  film... Bu filmin bir karesine  instagramda  rastladığımda izlemeye karar verdim  Ramazanda  gece birde işten gelince  sahura kadar  uyumayayım diye  açtım filmi.   Film o kadar etkileyici ve sürükleyiciydi ki     film bittiğinde  sabah ezanına sadece beş dakika kalmış...  Sadece su içebildim filmin üzerine  yemek falan yiyemezdim zaten rüyamda da  Şirini gördüm  günlerce içimden çıkmadı  . Filmin beni bu kadar çok etkilemesinin sebebi ise çok gerçekçi olması  ... Oyuncular:Babak Hamidian, Merila Zare'i, Tannaz Tabatabayi  Tür:İran SinemasıYapım  Yılı:2010 Orjinal İsim:Hiss Dokhtarha Faryad Nemizanand  Puanı 8.2 Bir okuyucunun yorumu Dünya meşgaleleri yüzünden çocukları ile ilgilenmeyen ebeveynler Şehvetleri  ve sapkın düşünceleri  kendini bile düşünmeyen   caniler, masumların hayatlarını karartan sübyancılar... Dile düşmemek için şik

mutsuz bir insancık

 bazen kaçmak gerekir, kendinden , herkesten. çok bunaldım .çok yalnızım o kadar yalnızım ki  her gün pazarları dahil  16 saat çalışıp yine de çok yorgun değil. çok yalnızım. kimseye açıklayamadığım tuhaf bir yalnızlık.iki kaşımın arasında zaman geçtikçe  çıkan iz , ne kadar somurtkan biri olduğumun gayet açık kanıtlarında biri olsa gerek. ahh tabe efenim ne diyorsun be kuğu nerelerdeydin diyeceksiniz ! devrik cümlelerimi itinasız  virgülü noktası doğru yerde olmadını bildiğim  satırlarımın pek kimsenin umrunda olmadığını düşündüğümden sadece beynimde yazıyorum. mutsuz yalnız hatta halen fakirim...  hayatta en çok istediğim bir evimin olmasıydı ben biriktirdikçe ev fiyatları arttı .ben mutlu olmaya çalıştıkça sorunlar daha da arttı. bazen yaşamıma son mu versem diyorum sonra iğne batsa uf uf  diyorum canımın çok tatlı olduğunun farkına varıyorum . şey gibi bir  şry bozulsa onu tamir ederken daha da çok bozuyorum. . sonuç olarak mutsuzum .