Ana içeriğe atla

Gölgede açan çiçekler # 25 #


HER NEFİS ÖLÜMÜ TADACAKTIR...


Bu gün Almanya'daki teyzem geldi,anneannem farkında değil tabi ...
 Teyzem ''gurbetin en kötü yönü bu işte'' diyor, Dedemin cenazesine bile gelememiş. Hiç değilse anneannemi son bir defa olsun görüyor.

Bir hafta izin alabilmiş
''bana yollar bir asır geldi de  burada kaldığım her gün  sanki bir saatte bitti'' diyor.

Sabah Umreden bir komşu geldi, Umreye giderken  el öpmeye gelmiş anneanneme.Anneannemde ondan kına getir bana demiş, kınayı getirmiş.Gece yatarken  kınayı  kardım anneannemin iki avucuna da kına yaktım.

Her sabah avuç içlerini kokluyorum geceleri doğru düzgün uyku uyuamıyoruz Büyük teyzemden deviri Almanya'dan gelen teyzem aldı .teyzemle  karşılıklı divanlarda bir birimize bakışıyoruz ,Rahmetli annemi anlatıyoruz bazende anneannemin gençliğini...

 Teyzem iç çekerek''Ah annem şimdi  ,hasta olmasa, o yatakta  hiç yatarmıydı? ,  her sabah el süpürgesini alır kapı önünü süpürmeye başlardı.''

Bir hafta Teyzeme o kadar çabuk geçti ki çok üzgün, gece  on gibi dayımlar onu yolcu edecek, Anneannemi kokladı yanaklarından öperken anneannemin benzi değişti soluk alıp vermesi bir başka oldu, Aysel yengem, anneannemi omuzlarından silkeleyip ölme annem diye sarstı ,Teyzelerim yapma dese de dayımda yaptığının doğruluğunu savunur şekilde   anne aç gözleri aç gözlerini ...

 Teyzem ağlayarak gitti ,anneannem  soluğu çok yavaş ta olsa halen yaşıyor.

Bana o an yengem ve dayımın yaptığı çok saçma geldi gece yatağımıza yattığımızda ,Büyük teyzem  ''bunu yapmalarının sebebi  ay başına kadar yaşatmaya çalışıyorlar, ecelini bölüyorlar maaşı var ya maaşını çekecekler aç gözlüler'' dedi.

   Bilemem ki insanın vadesi dolunca eceli bölünür mü? hiç bilgim yok sustum...
Sabah Aysel yengem bir akrabasına   hasta ziyaretine gideceğini söyledi, o evden çıktıktan beş dakika  sonra yeğeni aradı'' Aysel teyzem burcunun doğum gününe gelecek mi diye soracaktım?'' zaten pek te şaşırmadık.


Bu gün anneannemi eve getireli yirmi sekiz gün oluyor, bir kaç gündür şırıngayla hortumdan beslememize rağmen ,gıdalar geri geliyor.Sabah Zühre yengemle yakınımızda ki sağlık ocağına gidip ,doktora durumu anlattık eve gelip bir  bakabilirmi ? diye rica ettik...

Yatalak hastalarla  eve gelen sağlık ekipleri ilgilense de ricamızı kırmadı,gelip hortumunu kontrol etti,telaşlı gözlerle doktora bakan teyzemi dışarı  çağırdı  tabi dayım ve bende çıktım , hortumunda sorun yok artık bizim yapabileceğimiz bir şey yok onun için tek yapabileceğiniz şey dua etmek...

Doktoru yolcu edip anneannemin yanına oturduk o sırada bir komşu geldi ,anneannemin sabahtan bu yana  beş defa altını aldım,ağzına suyu bile kabul etmiyor oysa  zemzem suyuna bandırıp,pamukla sadece dudaklarını siliyorum onu bile istemiyor dudaklarını sımsıkı kapamış.

Bir an  derin bir nefes  çektiğini  duydum, yengeme halen abdestli olup olmadığını sordum,abdestliyim  gülüm dedi yenge Yasin-i şerif oku teyzem tedirgin ir şekilde yüzüme baktı elimle sus işareti yaptım  ,komşu kadın da benim gibi olacakları anlamış,teyzemi kolundan tutup  dışarı çıkarmak istedi Teyzem çıkmayı red etti.

 Koşar adımlarla balkona çıkıp  bahçede bir şeylerle uğraşan dayımı içeri çağırdı.
 Yengem Yasin-i şerifin üçüncü sayfasında iken  ,Anneannemin son nefesini verdiğini anlayabiliyorduk.Hemen telefona sarılıp tekrar doktoru çağırdık  ,çok yakın olduğundan  bir dakika içinde geldi  muayene etti ''başınız sağolsun'' dedi.

 Teyzemler  salona çıkıp ağlamaya başladı komşu kadın  ''kızım gel çenesini bağlayalım  şimdi vücudu yumuşaktır ,rahat döşeğine yatıralım'' dedi,  komşu kadın ne dediyse ben aynen uyguladım.
Sağlık ekiplerine haber verildi .Minel  ve büyük dayımın kızı okuldan geldiğinde anneannemi yerde yatarken gördüklerinde  şok oldular.

 O sırada Aysel yengem eve geldi  dayım onu gidip  misafirlikte olduğu yerden almış. İçeri girince ağıtlar yakıp sarılıp ağlamaya başladı...

 Neden se bana bu tablo hiç te yabancı gelmiyor...

Anneannemi o gece morga götürdüler ,ertesi sabah ,naaşı yıkanıp eve getirildi İmam efendi ta ki  hakkınızı helal ediyormusunuz diyene kadar ben  bir odundum o an içimden bir şeylerin aktığını hissettim artık kendime engel olamıyorum .

Tabut omuzlara alınıp Mazarlığa doğru yöneldiklerinde dayım, Anneannemin vasiyeti üzerine  yıllarca yaşadığı şu anda benim yaşadığım evin önünden geçmelerini rica etmiş.

  Ah anneannem,   Kim bilir  kaç akşamın sabahı süpürdün o yolları çöpçülerden önce.Kim bilir kaç defa geçtin bu sokaklardan,Bazen akşamları telaşla çocuklarını eve toplamak için bazen bir ekmek almak için...
   Acaba sen de düşünmüşmüydün;bir gün bu sokakalardan omuzlarda geçeceğim diye...

Anneannem gömüldü, gece duası oldu ben halen ağlıyorum ,başım o kadar çok ağrıyor ki sanki üstüme tır  devrilmiş gibi hissediyorum kendimi...
 Tek ve son  tutanacağım   dalım da kırıldı... Ne tesadüftür ki anneannemin yedinci gece duası da olduktan sonra izinim bitti . Bütün komşu ve akrabalar'' sana kısmetmiş anneanneni bakmak'' dediler...

Tabi Aysel yengemin dik bakışlarını sezen komşular ''ah Ayselciğim yıllarca baktın zahmetine katlandın''
''evet yıllarca ben baktım  artık gezeceğim meydan bana kaldı''
 Teyzemin ya sabır çekerek
 ''gez Aysel gez sana şimdiye kadar gezme diyen mi oldu meydan senin artık gez...''
 Aysel yengem boşboğaz olduğu için biraz sonra unutuldu dedikleri nasıl olsa her zamanki hali düşünmeden konuşanlardan...

Zaten Cenaze ve düğünlerde illa kalp kırıklıkları yaşanır nedense...

 Anneannem sağ iken mızırdanır her hafta sonu gelecek  te ben onu yıkamaya gideceğim yine bana neler edecek diye  düşünürdüm şimdi ise keşke sağ olsa diyorum .
Kör öldü badem gözlü oldu,  değil  ben onu anneannemden çok çocuğum gibiydi... 

Ne kadar naz ,kapris te yapsa o hayatıma başka bir anlam katıyordu.
şimdi iyice yetim kaldım...
Bir gün kitap olacak:)

Yorumlar

  1. Günaydın Canım. Yine etkileyici bir paylaşım. Senin yazılarını okurken çok etkileniyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Günaydın canım,
      Teşekkürler
      Belki de kendi hayatından bir şeyler buluyorsun dur, kim bilir:)

      Sil
    2. Olabilir neden olmasın. :)

      Sil
  2. CANIM HAYIRLI SABAHLAR
    YİNE DÖKTÜRMÜŞSÜN YANİ NE KADAR AKICI BİR HİKAYE OLDU BU HER SEFERİNDE AYRI BİR SÜPRİZ
    BENİMDE AKLIMA ÖLÜMLE İLGİLİ BİR ŞEY GELDİ
    BİRİ VEFAT ETTİĞİNDE BAŞINIZ SAĞOLSUN DERLER
    BU ÇOK DOĞRU BİR HAREKET DEĞİL
    İLK DUYDUĞUNUZ ZAMAN (ÖLÜM ALLAHIN EMRİ)DENİP SONRASINDADA ALLAH CENNETİNDE KAVUŞTURSUN DEMEK DAHA UYGUN OLUYORMUŞ
    İNNA LİLLAHİ VE İNNA İLEYHİ RACİUN
    BİZ YALNIZ ALLAH İÇİNİZ VE YİNE ANCAK O ALLAHA DÖNÜCÜYÜZ

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayırlı günler canım
      Ah evet ,mesela evin babası öldü başınız sağolsun deniyor, zaten evin başşı gitmiş...
      Bu bir adet olmuş ağız alışkanlığı,yoksa hastaya geçmiş olsun dediğimizde geçermi?

      Önemli olan niyet canım , Ben de şunu çok sık söylerim bilmem doğrumu ''ALLAH taksiratını affetsin.'' Hemen duaları yazıyorum.

      Canım Verdiğin bilgiler için çok teşekkür ederim. Sevgilerimle

      Sil
  3. Ah yalan dünya işte:(İnsan ölümle ilgili şeyler okuyunca bir tuhaf oluyor.O an okuyoruz,bir süre sonra unutuyoruz.Unutmasak yaşanmaz herhalde,çok güzel anlatmışsın ellerine sağlık:)(Eminim ki maaşı alabilmek için bu şekilde düşünen çoktur bu ülkede)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yalan dünya
      yine de doyamayız bu yalan dünyaya:))
      Mutlaka vardır, tabi ki
      İyi insanlar daha fazla, şimdilik:)))

      Sil
  4. Bir insanın maaşı için nefes almasını bekleyen, insanlık dışı hesaplar içinde olan duygusuzlar elbette ki vardır inanırım Kuğum :(

    ...Ah anneannem, Kim bilir kaç akşamın sabahı süpürdün o yolları çöpçülerden önce.Kim bilir kaç defa geçtin bu sokaklardan,Bazen akşamları telaşla çocuklarını eve toplamak için bazen bir ekmek almak için...
    Acaba sen de düşünmüşmüydün;bir gün bu sokakalardan omuzlarda geçeceğim diye...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biliyormusun bezelyemin içisi benimde okurken en hoşuma giden kısım bu oldu,
      Düşünüyormuyuz diye düşündüm,
      bazen evde yemeği ocakta bırakıp markete gideriz, ne cesaret değilmi?
      belki de eve bir daha hiç gelemeyeceğiz!

      Sil
  5. Meleğe sabırlar diliyorum. Malesef hayat devam ediyor.
    ss siyah kuğum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tabi ki, Hayat devam ediyor ,yağmur yüreklim.
      ben daha çok:))

      Sil
  6. Allah hayirli ölümler nasip etsin .
    ölüm kurtulusmudur gidene ? ya kalana

    seviyorum asil kadinim seni hemde cok

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amin bitanem
      Tabiki bilemeyiz!
      Gitmekmidir kurtuluş kalmak mı...

      bende seni seviyorum Canım arkadaşım.

      Sil
  7. merakla geldim kuğum nasılsın.
    teyzeye kavuşmak ne güzel.
    ama kadıncağız mutlu olamadı.
    allah rahmeteylesin.
    aaaa gerçek gibi kapıldık biz bu hikayeye.
    öptüm kuzum:))))))))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) İlahi Kasem:))
      Ayşeciğim çok hoşsun, güldürdün beni desene geç buldun erken kaybettin:)
      Öptüm canım.

      Sil
  8. İyi akşamlar siyahkuğu!
    Oldumu şimdi ben direk yazıyı okudum ve kendi başından geçen olay sandım yazının sonunda ağlıyordum Tabiki!Çünkü kendi ailem geldi gözümün önüne hemen,ölüm gerçektende çok acı ama yapılabilecek hiçbirşey yok:(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi akşamlar. hoşgeldin.
      Ölüm karşısında yapılabilecek bir şey yok.

      Sil
  9. Şimdi iyice yetim kaldım / her giden bir parçasını alıyor insanın dimi ... 4 kelimelik bir cümle beni benden aldı ... Kalemine sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet Arkadaşım her giden bir parçamızı alır, kendinden bir parça bırakır,
      bu bazen hüzünlü bir anı olur bazende gamzemizde bir buse...
      Okuyan yüreğine sağlık.

      Sil
  10. Yazık Melek'e, iyice yalnız kaldı, o cadı yengesinden korkuyorum ben :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet Melekçik yine yalnız kaldı ,
      Melek zamanla kimseden korkmamayı öğrenecek.

      Sil
  11. Annane beni üzdü.Ama belki de onun açısından yaşamak zordu.Sokaklar bile üzülmüştür.hüzünlü bir son.Sadece okumak zevkli.Ellerine sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler canım,
      Evet sokaklar bile üzülmüştür
      sevgiler canım.

      Sil
  12. Melek'in çektikleri çilesi bitmiyor, sonunda anneanne de melek oldu.((ama o da, kızcağız da kurtuldu:(((


    biraz uzak kaldım bu aralar güzel kızım, kendi bloguma yazmayınca blogun tamamıyla da ilgisi de kalmıyor insanın ama en azından yazabildiğim kadar sen ve birkaç arkadaşıma uğramak istedim bugün...böyle ne kadar gelebilirim bilmiyorum diyorum ya insan kendi blogunu bırakınca tamamen soğuyor...tamamen bırakırsam da kusura bakmasın kimseler, sen de olur mu?
    bugüne dek paylaştığın- paylaştığımız her şey için çok teşekkürler eline sağlık
    öptük canım sevgilerimizi bıraktık..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Anne , sende biliyorsun ben bu güne kadar sana yada senin aldığın kararlara hiç bir zaman karışmadım,
      ama öylece çekip gitme...
      Biraz tatil yap blogtan uzaklaş ama bırakıp gitme...
      Seviliyorsun
      kocamannn öptümm

      Sil
    2. Biliyorum canım, sağol...
      Blogcudayken de hatırlarsın çok kapattım bloglarımı, sonra döndüm, sonra yine kapattım:)))
      daha önce de yazmıştım ikinci baskı olacak ama ben tek başıma mücadele etmekten yoruldum ve üzüldüm, hele özellikle bazı günlerde kontrol paneline bakmaya bile dayanamıyorum:(nefret geliyor...yorum yazmak bir keyif değil de bir zorunluluk gibi gelmeye başlayınca gitmenin de vakti geldi diyorum...çünkü zamanla böyle oluyor ve her öyle olduğunda gitme vaktim geliyor...
      ben de seni seviyorum kızım, torunuma çok iyi bak, güçlü bir kadın olsun, kimseden korkmasın, korkanlar korkutur bunu hiç unutmasın...
      sevgilerimle canım kızım seni ve torunumu öptüm (senin kızın da benim torunum olur di mi ama?:))))
      Bücürük de mrrrrrrrrrrr diyor:))

      Sil
    3. Evett Annem seni anlıyorum,
      bu yorumun beni çok duygulandırdı. Her zaman beklerim illa bloğa gelmene gerek yok kim bilir bir gün torunun ve kızın sana gelir belkide kısmet:)) sevgilerimle kocamann öptüm.

      Sil
  13. En yakının ölümünü beklemek başında buna yetecek bi kelime yok sanırım :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yok canım, insanın en yakınının başında beklemesi kadar acı bir şey yok sanırım.

      Sil
  14. Sevgili kuğum,Yazdıkların aynilerini yaşadığım hiç unutamadığım o üzücü günleri anımsattı bana.Rahmetli anacım da felcin arkasından komaya girince burnundan hortumla mamayla beslemiştik.Ailece nöbetleşe geceli gündüzlü beklemiştik.
    50 gün hastane odasında,yaşamla ölüm arasında yaşadık.50.günün sonunda annem yaşama veda etti.RABBİM kimselere göstermesin.Çok zor çok acı bir durum sevdiğin canın gözünün önünde ellerinden yavaş yavaş kayıyor ve bir şey yapamıyorsun.

    Meleğin acılarına anneanne acısı da eklendi.
    Anlamadığım daha da acı olan ise bir evlat böyle bir durumda nasıl maddiyat düşünür ve eğlenceli bir ortama gider.Çokk acı çokk.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu da hayatın başka bir acısı canım, yıllarca uğruna bir çok şeyden vazgeçtiğin ,geceleri onun için uykusuz kaldığın evlat gün gelip sizi sadece maddiyat olarak görebilir!

      Sil
  15. O kadar duygu yüklü ki gözlerim dolu dolu okudum:(

    YanıtlaSil
  16. cenaze ve düğünlerde yaşanan kalp kırıklıkları evet...
    ne çok örnek versem az gelir..
    ve bizdede böyle patavatsız bir aysel abla var..
    demek yalnız değilmişiz..

    YanıtlaSil
  17. Anneannemiz de öldü.Böyle bir zamanda bile patavatsızlık yapıyorlar ya helal:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Melek artık çok yalnız. bir insan patavatsız sa her zaman aynıdır değişmez.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Zona ve Ben...

 Küstüm!  Bu kuğu nerelerde diye  Hiç merak ta etmiyorsunuz?  Ölsem yedim çıkmış olacak.  Bir tek Benbir sormuş Allah razı olsun.    H asta oldum   o kadar  çok yemek Bloğu yapan arkadaşım var ancak bir tas çorba yapanım yok! Al kuğu bu çorbayı içte iyileş diyenim yok! Üç haftadır zona ile mücadele ediyorum daha önce bu hastalığa yakalanan blogcu arkadaşım A hesteydi-beste ile    hasta olduğu dönemlerde  konuşmuştuk hasta olduğu dönemlerde... ''Çok ağrılarım var acı çekiyorum'' demişti ve bende ona ''seni anlıyorum'' demiştim aynı acıyı yaşamadan anlayamıyormuş insan. yatağa hapseden ailevi ilişkilerden çevreden ve işten koparan bir hastalıkmış.  Son zamanlarda  istediğim bir kaç gün tatildi. Çok yorgundum yorgunluk stres sayesinde bir anlık boşluğumdan beni yakalayan bu hastalık.  Üç hafta  önce, sadece bir dakikada çıktı ve ilk olarak minnacık bir kaç sivilce gibi boynuma yerleşti sıcaktan olduğunu düşünüp ağrılara kulak asmadım.

Şşş! Kızlar bağırmaz

 Şşşş Kızlar bağırmaz  Eğer anne ve ya anne adayı  iseniz mutlaka izlemeniz gereken bir  film... Bu filmin bir karesine  instagramda  rastladığımda izlemeye karar verdim  Ramazanda  gece birde işten gelince  sahura kadar  uyumayayım diye  açtım filmi.   Film o kadar etkileyici ve sürükleyiciydi ki     film bittiğinde  sabah ezanına sadece beş dakika kalmış...  Sadece su içebildim filmin üzerine  yemek falan yiyemezdim zaten rüyamda da  Şirini gördüm  günlerce içimden çıkmadı  . Filmin beni bu kadar çok etkilemesinin sebebi ise çok gerçekçi olması  ... Oyuncular:Babak Hamidian, Merila Zare'i, Tannaz Tabatabayi  Tür:İran SinemasıYapım  Yılı:2010 Orjinal İsim:Hiss Dokhtarha Faryad Nemizanand  Puanı 8.2 Bir okuyucunun yorumu Dünya meşgaleleri yüzünden çocukları ile ilgilenmeyen ebeveynler Şehvetleri  ve sapkın düşünceleri  kendini bile düşünmeyen   caniler, masumların hayatlarını karartan sübyancılar... Dile düşmemek için şik

mutsuz bir insancık

 bazen kaçmak gerekir, kendinden , herkesten. çok bunaldım .çok yalnızım o kadar yalnızım ki  her gün pazarları dahil  16 saat çalışıp yine de çok yorgun değil. çok yalnızım. kimseye açıklayamadığım tuhaf bir yalnızlık.iki kaşımın arasında zaman geçtikçe  çıkan iz , ne kadar somurtkan biri olduğumun gayet açık kanıtlarında biri olsa gerek. ahh tabe efenim ne diyorsun be kuğu nerelerdeydin diyeceksiniz ! devrik cümlelerimi itinasız  virgülü noktası doğru yerde olmadını bildiğim  satırlarımın pek kimsenin umrunda olmadığını düşündüğümden sadece beynimde yazıyorum. mutsuz yalnız hatta halen fakirim...  hayatta en çok istediğim bir evimin olmasıydı ben biriktirdikçe ev fiyatları arttı .ben mutlu olmaya çalıştıkça sorunlar daha da arttı. bazen yaşamıma son mu versem diyorum sonra iğne batsa uf uf  diyorum canımın çok tatlı olduğunun farkına varıyorum . şey gibi bir  şry bozulsa onu tamir ederken daha da çok bozuyorum. . sonuç olarak mutsuzum .