Ana içeriğe atla

Kelebekler uyurken # 4 #


Kelebekler uyurken 3.bölüm
Kelebekler uyurken 2.bölüm
Kelebekler uyurken 1.bölüm
  Yorgi olabilir mi adı ,birden gülümsedim, oldu  canım, eski Türk filmlerinde  yunanlıların çoğunun adı yorgi ya , joe olabilir birde neden Yunan olsun ki belki Amerikalı  hemen interneti açıp  ''yabancı isimler'' yazdım, bir kaç ülke çıktı, acaba nereliydi ki ülke isimlerinden  girip baktım  sanki bulacağım....
  Kendi  kendime saf saf, kıkır kıkır gülerken Ender odama geldi  elini gögsüne bastırarak 
''yağcık annem seni babama söyledi oh ohh canıma değsin''

'' bir yastıklık canın var zaten  uyuz git odamdan'' deyip yastığı fırlattım  kıpırdamadı şımarmaya devam ederken ona doğru kalktığımı farkedince, hemen anne diye bağırarak annemin yanına kaçtı.
Hafta içi durmadan onu düşünüyor hafta sonları planlar yapıp hep onunla karşılaşıyorum. 
 İş yerinde, Elçin ablanın kafası şişti artık, gizemli sevgilimden bunaldı, Kızlarla buluştuğumuza benden  önce soruyorlar, onlarda meraktan ölüyor, hatta bir hafta sonu tüm kızlar gelecekti bize ama istemedim, sonra beğenirler onu benden önce  harekete geçerler, falan hii! Allah korusun o benim! ya o ; onlardan birini beğenir sonra  ayy! aklıma bile getirmek istemiyorum böyle bir ihtimali.

Bu hafta  o kiliseden çıktıktan sonra nereye gittiğini takip etme kararı aldım . 
Önce karşılaştık  gülümsedik ve elinden hiç bırakmadığı oğlan çocuğuyla bir   cafeye girdiler , o oğlanı yanından hiç ayırmıyor içime kurt düşmeye başladı çokta genç o yaşta oğlu olamaz neden bu kadar samimiler.

 Arkalarından bende cafeye girip  tesadüfmüş gibi biraz ilerideki masaya oturdum. oğlana bir şeyler anlatıyor gülüyorlar .

Biraz oturdukan sonra küçük oğlan masadan kalkıp yanıma geldi  seçtiği kelimelerin  başkası tarafından öğretildiği  çok belli olan bir konuşma biçimiyle '' abla,ben İlkay,merhaba Sinan ağabeyim seni masaya davet ediyor''

  Ayy kalbim! haftalardır merak ettiğim erkeğin adını öğreniyorum nihayet ''Sinan'' ne kadar güzel bir ismi var böyle,üstelik oğlan onun kardeşiymiş.  Hızla kalkıp,tam  yan masaya gitmek için hazırlanırken kendi kendime bir dakika ya ben niye onun ayağına gidiyorum ki diye düşündüm, yalnız bakarmısınız,  hafatalardır peşinden koşuyorum çocuğun, masaya davet edince havalara giriyorum,    neden o gelmiyor, yerime oturdum oğlana dönerek  kibar ve titreyen bir sesle

''siz gelin lütfen'' dedim ,oğlan ağabeyinin yanına giderek bir şeyler söyledi   ve oğlan elinden tutup Sinan'ı masaya oturduğunda sanırım bayılacağım,  inamıyorum, inanamıyorum! Sinan Kör!





Yorumlar

  1. inanki akşam yazdıklarını okurken anladım dedimki bu cocuk kör olabilirmi güneş gözlükleri felan yaaa ayyy kör olmasınnnnn neyse canım bayılıyorum senin yazılarına emeğine sağlık

    YanıtlaSil
  2. cANIM kUGUM BEN BU ARALAR BIRAZ GEC KALDIM BLOGLARA:(( HIKAYENIN BASINA GIDIYORUM SIMDI:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ama olmazki bekliyorum güzel düşüncelerini öğrenmek istiyorum hemen gel çabuk çabuk:)))

      Sil
  3. Aaa nasıl Yaniii..Ayy inanmıyorum nereye gidiyor bu böyle.

    YanıtlaSil
  4. ahaa buyur burdan yak :(
    ne ettin yaa kugum kaldim iste leotopun basinda öylece
    :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yok bir şey gülüm sakin ol. keyifli okumalar.

      Sil
  5. canım hayırlı akşamlar.
    a körmü ne olacak şimdi:))

    YanıtlaSil
  6. bende inanamıyorum ama üzüldüm şimdi :(

    YanıtlaSil
  7. haydaaaa...??? sanki gözlerim karardı kız..Aşkol yanii

    YanıtlaSil
  8. Ne zamandir ziyaretine gelememistim.merhaba demek icin ugradim.sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canım hoşgeldin beni düşünmen bile yeter, sevgilerimle kocaman öpüyorum.

      Sil
  9. Hadi ya :( of Kuğum tam dedim ki çocuk Türk işte bir sorun yok ama daha kötü oldu şimdi. Hemen 5. ye gidiyorum ben.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) sen nasıl heyecanla okuyorsan bende heyecanla yorum ve düşüncelerinizi merak ediyorum canım.

      Sil
  10. Sinan adını okuyunca ooohhh türkmüş dedim :)
    heyecanla devam ederken kör olduğunu öğrendim, üzüldüm,
    imkansız aşk olmasın bu, mutlu son olsun kuğum, hemen diğer bölüme geçiyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İmkansız bir aşk hikayesi değil bu canım çok özel ve güzel bir hikaye olduğuna inanıyorum, öpüyorum canım.

      Sil
  11. aaaaa peki kızı nasıl farketmiş o zaman etraftakileri o zaman ilkay mı anlatmış ki sinana valla şok şok şo durumundayım yani

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet İlkay anlatmış :)

      Sil
    2. Bu ufaklıklar çok fena yaa :) ama iyi ki de anlatmış :)

      Sil
  12. daha ikinci bölümde birden kafamdan geçti bu düşünce. Şaştım son satırı okuyunca kendime..Şahane gidiyor dedim ya şahaneden de öte..

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Şşş! Kızlar bağırmaz

 Şşşş Kızlar bağırmaz  Eğer anne ve ya anne adayı  iseniz mutlaka izlemeniz gereken bir  film... Bu filmin bir karesine  instagramda  rastladığımda izlemeye karar verdim  Ramazanda  gece birde işten gelince  sahura kadar  uyumayayım diye  açtım filmi.   Film o kadar etkileyici ve sürükleyiciydi ki     film bittiğinde  sabah ezanına sadece beş dakika kalmış...  Sadece su içebildim filmin üzerine  yemek falan yiyemezdim zaten rüyamda da  Şirini gördüm  günlerce içimden çıkmadı  . Filmin beni bu kadar çok etkilemesinin sebebi ise çok gerçekçi olması  ... Oyuncular:Babak Hamidian, Merila Zare'i, Tannaz Tabatabayi  Tür:İran SinemasıYapım  Yılı:2010 Orjinal İsim:Hiss Dokhtarha Faryad Nemizanand  Puanı 8.2 Bir okuyucunun yorumu Dünya meşgaleleri yüzünden çocukları ile ilgilenmeyen ebeveynler Şehvetleri  ve sapkın...

mutsuz bir insancık

 bazen kaçmak gerekir, kendinden , herkesten. çok bunaldım .çok yalnızım o kadar yalnızım ki  her gün pazarları dahil  16 saat çalışıp yine de çok yorgun değil. çok yalnızım. kimseye açıklayamadığım tuhaf bir yalnızlık.iki kaşımın arasında zaman geçtikçe  çıkan iz , ne kadar somurtkan biri olduğumun gayet açık kanıtlarında biri olsa gerek. ahh tabe efenim ne diyorsun be kuğu nerelerdeydin diyeceksiniz ! devrik cümlelerimi itinasız  virgülü noktası doğru yerde olmadını bildiğim  satırlarımın pek kimsenin umrunda olmadığını düşündüğümden sadece beynimde yazıyorum. mutsuz yalnız hatta halen fakirim...  hayatta en çok istediğim bir evimin olmasıydı ben biriktirdikçe ev fiyatları arttı .ben mutlu olmaya çalıştıkça sorunlar daha da arttı. bazen yaşamıma son mu versem diyorum sonra iğne batsa uf uf  diyorum canımın çok tatlı olduğunun farkına varıyorum . şey gibi bir  şry bozulsa onu tamir ederken daha da çok bozuyorum. . sonuç olarak mutsuzum .

Zona ve Ben...

 Küstüm!  Bu kuğu nerelerde diye  Hiç merak ta etmiyorsunuz?  Ölsem yedim çıkmış olacak.  Bir tek Benbir sormuş Allah razı olsun.    H asta oldum   o kadar  çok yemek Bloğu yapan arkadaşım var ancak bir tas çorba yapanım yok! Al kuğu bu çorbayı içte iyileş diyenim yok! Üç haftadır zona ile mücadele ediyorum daha önce bu hastalığa yakalanan blogcu arkadaşım A hesteydi-beste ile    hasta olduğu dönemlerde  konuşmuştuk hasta olduğu dönemlerde... ''Çok ağrılarım var acı çekiyorum'' demişti ve bende ona ''seni anlıyorum'' demiştim aynı acıyı yaşamadan anlayamıyormuş insan. yatağa hapseden ailevi ilişkilerden çevreden ve işten koparan bir hastalıkmış.  Son zamanlarda  istediğim bir kaç gün tatildi. Çok yorgundum yorgunluk stres sayesinde bir anlık boşluğumdan beni yakalayan bu hastalık.  Üç hafta  önce, sadece bir dakikada çıktı ve ilk olarak minnacık bir kaç sivilce gibi boynuma yerleşti sıca...